Sosyal izolasyonumuzun tavan yaptığı şu günlerde hepimiz bir hayli sıkılıyoruz. Fark etmiş olacaksın ki, herkesin aşırı sıkılmasından kaynaklı, Instagramdan türlü türlü challenge’lar üretildi. Challenge’ları bir yana bırakırsak, puzzle’lar yapılıyor, bir taraftan ekmekler pişiyor ve adeta bir kişisel gelişim yarışında kendimizi buluyoruz.
Vazgeçilmez challenge’gillerden olan çocukluk fotoğrafı paylaşmak yine ortaya atıldı. Gözlerimiz sevimsiz çocukluk fotoğraflarıyla dolup taştı. Kitap kahve postlarıyla Instagram yine çalkalandı. ‘Bu kitabı okuyorum ya sen?’ yazılarak motive mi edildi hava mı atıldı? Yanık çikolatalı keklerle hamaratlı kızlarımız marifetlerini gösterdi. Yetmedi sevgili okur, yetmedi…Kadınlar olarak çok güçlüyüz birbirimizi destekliyoruz fotoları, haydi tuvalet kağıdını sektiriyoruz, bir dakikada kaç mekik çekebiliyoruz, yastıktan kendimize elbise yapalım da daha ne kadar delirdik onu gösterelim fotoğrafları…
Meydan okuyorum adı altında paylaşılan bu challenge’larda kim kime neden meydan okuyor tartışılır. Tabii bazılarının farkındalık veya eğlence boyutu olsa bile bu yine de bazılarının ne kadar saçma olduğunu değiştirmiyor. Biraz daha iyi niyetle düşünmeye çalışırsak bir topluluğun parçası olarak hissetmek için belki bu challenge’lar bu kadar popüler. Ama sana yine de anlamsız geliyorsa ve katlanamıyorsan işte benim sana yegane tavsiyem şu, Instagram’ı sil!
