2013’te ergenliği zirvelerinde yaşarken dinlediğimiz şarkılara daldığım bir Pazar günü aklıma James Arthur düştü. X Factor’ün ünlü birincisi şu an neler yapıyor diye biraz bakındım ve küçükken de bilmediğim şeyler de öğrendim.
Hepimizin hayatına Impossible cover’ı ile giren James Arthur, şu an 35 yaşında, bence 2013’te de 35 yaşında gibi görünüyordu. Çocukluğunun dört yılını annesi ve üvey babasıyla Bahreyn’de geçiren James, 13 yaşında İngiltere’ye dönmesinden kısa süre sonra da müzik kariyerinin ilk adımlarını atıyor. Çocuk yaşından itibaren amatör kayıtlarla yeteneğini ispatlamasının ardından yıllar sonra, 2011 yılında X Factor yarışmasına katılıyor. Her ne kadar ilk tur sorunsuz geçse de ikinci performansından sonra bir anksiyete krizi sebebiyle oteline dönüyor fakat sonrasında sonuçları görmek için yarışmanın gerçekleştiği salona tekrar geliyor.
Peki birincilikle sonuçlanan bu yarışmadan sonra ne oluyor? Kendisi bir süre akıllardan ve çalma listelerinden çıkmamıştı, hatırlarsanız. Recovery şarkısıyla da akılda kalma süresini uzattıktan sonra yeni çıkardığı bir albüm esnasında bir rap sanatçısı ile yaşadığı skandalın ardından Twitter hesabı menajeri tarafından kontrol altına alınmış ve X Factor’de gerçekleştireceği geri dönüş gösterisi iptal edilmiş. Sonrasında All The World Is A Stage albümünden Follow The Leader track’inde kullandığı “Aileni bir terörist gibi havaya uçuracağım” sözleriyle yeni bir skandala daha imza atmış. Bu iki skandal sebebiyle popülaritesini kaybetmiş ve hayatlarımızdan düşmüş anlaşılan.
Her ne kadar içime Impossible’dan sonra müzikle pek de ilgilenmemiş ve doğal olarak ününü kaybetmiş gibi yerleşse de görüyorum ki James hiç ara vermeden çılgınlar gibi müzik üretmiş. Meğer ne altınlar ne yakutlar kaçırmışım dinlemediğim sürede.
Kaçırdığım tüm bu albüm ve single’ları dinlerken isimleri dikkatimi çekti. Sürekli bir hikaye anlatır gibi adlandırmış albümlerini ; “Her şey en sonda mantıklı gelecek”, “Son birkaç aydır”, “Daha iyisini hak ediyorsun”…
2022 yılında bir kızı olmuş James’in. Ayrıca kendisi veganmış. Eylül 2016’da uyuşturucu, kaygı ve depresyonla mücadelesini duyurduktan sonra, Birleşik Krallık Ruh Sağlığı Yardım Kuruluşu’nun elçisi olduğu açıklanmış.
Merakımı fazlasıyla giderdim diyebilirim. Eskiden her ne kadar Recovery şarkısının her zaman en iyisi olacağını savunsam da geçenlerde yenice dinlediğim Car’s Outside şarkısının bir kısmı fikrimi tam anlamıyla değiştirdi:
Oh darling, all of the city lights,
Never shine as bright as your eyes.
I would trade them all for a minute more,
But the car’s outside and he’s gonna have to wait tonight.