Yüzüklerin Efendisi’nin Legolas’ı, Karayip Korsanları’nın Will Turner’ı ve zamanında genç kızlarla genç “geek”lerin sevgilisi olan Orlando Bloom’u yıllardır beyazperdede görmüyoruz. Peki bu durumun sebebi ne?
İngiliz aktörün beyazperdeye merhaba deyişi, 1997 yılında Oscar Wilde’ın hayatını anlatan “Wilde” adlı filmdeki küçük rolüyle oldu. Dört sene sonra ise ses getiren bir yapım olan “Black Hawk Down”da (Kara Şahin Düştü) rol aldı fakat asıl ününü destansı edebiyat klasiği “Yüzüklerin Efendisi” serisinin beyazperde uyarlamasında canlandırdığı “Legolas” karakteriyle elde etti. Üstelik bu rolü aldığında Guildhall School of Music and Drama’dan mezun olalı sadece iki gün olmuştu. Dünyayı kasıp savuran ve 3 milyar dolara yakın hasılat elde eden üçlemeden sonra, seyirciler Bloom’un inanılmaz bir yardımcı karakter performansı sergilediğinde hemfikirdi. 2003 yılında o zamanlar kimsenin farkında olmadığı fakat yıllar sonra en çok izlenen serilerden biri olacak “Karayip Korsanları”nın ilk filmi olan “Siyah İnci’nin Lâneti” vizyona girdi. Film çok büyük başarılar elde etmesine rağmen Bloom “Will Turner” rolündeki donuk oyunculuğuyla eleştirilerin odağı oldu. Takip eden yıllarda “Troy” (Truva) ve Kingdom of Heaven (Cennetin Krallığı) gibi çok beğenilen ve yüksek hasılatlı filmlerde rol aldı ama eleştirilerden bir türlü kurtulamadı. Karayip Korsanları’nın 2006 ve 2007 yıllarında gelen devam filmleri de çok izlendi ve seri 2,5 milyar doları aşan bir izlenmeye ulaştı ama Will Turner kimsenin favori karakteri değildi. Yetmezmiş gibi o zamanlarki kız arkadaşı Miranda Kerr’le yaşadığı sorunların da eklenmesiyle Bloom sancılı bir depresyon süreci yaşamaya başladı. Kerr’le yakınlaştığı iddia edilen Justin Bieber’a attığı yumrukla da kariyeri iyice düşüşe geçti. Eleştirmenler ve izleyenler tarafından beğenilmeyen “The Three Musketeers” (Üç Silahşörler) ve Hobbit üçlemesindeki rollerinden sonra da bir daha yüksek bütçeli yapımlarda rol alamadı.
Bugünlerde şarkıcı Katy Perry ile uzun soluklu bir ilişkisi olan Bloom en azından aşk hayatında huzuru yakaladığı için mutlu gözüküyor. Ancak hakkını verdiği o yan rollere geri dönüp biz izleyicileri de mutlu edecek mi, zaman gösterecek.
