Netflix’te çok büyük ihtimalle gördüğünüz bu diziyi henüz izlemediyseniz bu yazıdan sonra başlamanız muhtemel. A24 prodüksiyonluğunda üretilen ve Koreli yönetmen Lee Sung Jin tarafından yaratılan bu dizinin ne olduğunu düşünüyorsanız inanın ondan kat kat daha fazlası. İki Asyalı-Amerikalı aktörün, Steven Yeun ve Ali Wong, başrolde olması bana ilk önce çoğu Amerikan yeni dönem dizisi gibi ırksal sorunlara değinen ciddi bir öykü izleyeceğimi düşündürdü. Fakat hikaye, esasında daha çok sınıfsal farklılıklara bunun bireyler üzerinde oluşturduğu stresle ve bu stresin küçük bir trafik tartışmasından alevlenip nerelere vardığını anlatmakta.
Hikaye büyüyerek ilerliyor ve her bölümde ”Nasıl yani?” diye şok içinde kaldığınız bir hale dönüşüyor. Amy Lau ve Danny Cho karakterleri birbirinden oldukça farklı hayatlar yaşasalar da ikisi de sıkışmışlık hissiyatıyla mücadele ediyor. İlk karşılaştıkları sahne olan trafik kavgası ve kovalamaca ile önceki bireysel birikmişlikleri birbilerine olan sinirle patlıyor. Yüksek aksiyon sahnesiyle başlayan dizi, 10 bölüm boyunca gerilimini hiç düşürmeden ilerliyor. Her iki karakterde birbirlerinden intikam alma motivasyonuyla tehlikeli seçimler yapıyor. Herhangi bir karakteri haklı bulmak zor; karakterlerin sunulma şekli katmanlı ve blur ki bu sayede dizi bize insanın karanlık dünyasını saklamadan çok cesurca ortaya koyuyor ve her yeni olayda kendi kararlarımızı sorgulatıyor.
Isaac karakteriyle ilgili küçük bir detay vermek isterim; canlandıran oyuncu David Choe gerçek hayatta bir sanatçı ve yönetmen dizinin açılış jeneriğinde öyküyle bağlantılı olarak onun eserlerini ekliyor bu da enfes olan bir işe daha da tat katıyor.
İsminin sizi yanıltmasına izin vermeyin bırakın ağzınızın sulanmasını, karnınıza ağrılar girecek derece de sizi şaşırtan bir dizi olacak ama izlediğinize değecek. Bir sonraki yazımıza kadar siz siz olun sinirlerinize hakim olun… Bayyy!
